Urla’da Uşşakiler

İzmir ve çevresindeki tasavvuf kültürü araştırmalarım devam ediyor. Elime 2003 tarihinde Antalya’da basılmış “Uşşakilik” adlı bir kitap geçti. Yazarı Bilal Reşid Rüşdi Urlavi, yani Urla’lı bir Uşşaki şeyhi. Kabir taşındaki ismiyle Bilal Reşid Çilli (1916-1998).

Bu kitabın beyanına göre Urla’ya Uşşakilik 1880-90’larda Ali Şem’i Baba vasıtasıyla geldi. Onun halifeleri sırasıyla İsmail Hakkı Urlavi (v. 1929), M. Zühdi Aziz (v. 1973) ve Bilal Rüşdi’dir.

İsmail Hakkı Baba hilafet görevini alınca Urla Yenice Mahallede Güdük Minare isimli caminin Uşşaki tekkesi olmasına izin verilir. Tekkeler kapandıktan sonra Hakkı Baba aynı camide imamlık görevine devam eder.

Bursa Mısri Dergahı şeyhi Mehmed Şemseddin, kardeşini ziyaret için 1927’de Urla’ya geldi. Orada bir ikindi namazı kıldığı Hacı Ali Camisinin imamıyla konuştuğunu, onun Uşşaki halifelerinden olduğunu yazar. Bu imam Hakkı Baba olabilir. M. Şemseddin o sıradaki Urla Müftüsünün de Uşşaki Olduğunu söyler (M. Şemseddin, Niyazi Mısri’nin Yolunda Bir Ömür Seyahat, s. 185, 186).

Hakkı Baba’nın kabrinin Urla’da Kamanlı denen yerde olduğu, sonradan dikilen kabir taşına yanlışlıkla Haki Baba yazıldığı belirtilir.

NAZİLLİ’DE

Uşşakilik kitabının yazarı Urlalı Şeyh Bilal Reşid Efendi, uzun uzun kendi hayatını, askerlik günlerini, intisap edişini, mazhar olduğu zuhurat ve tecellileri bu arada bir takım olağan üstü halleri anlatır. Kitapta 1920’li yıllarda Urla’nın ekonomik ve sosyal hayatına ait bilgilere rastlanır.

1944’te 28yaşında Nazilli Sümerbank Fabrikasına teknik eleman olarak giren Reşid Efendi, Nazilli’deki çeşitli tarikat mensupları, özellikle Uşşakiler hakkında bilgiler verir. Ziyaret ettiği yatırlarla ilgili şöyle der:

“Çok eyledim yatırları ziyaret/ Kendim tavaf ettim kendi türbemi/ Nice hikmet gördüm ettim çok hayret/ Mevlam şükür kabul etsin tövbemi”

“Birkaç aşık Işıklar’a eriştik/ Horasanlı Hüseyin’le buluştuk/ Oyuk Dağı’na tırmanmaya giriştik/ Oyuk Baba huzurunda duruştuk.”

YEŞİL TÜRBE

Nazilli merkez Hürriyet Caddesi (Bozdoğan yolu) üzerindeki Yeşil Türbe’de Uşşaki şeyhi Muhammed Zühdi (1740-1806) yatmaktadır. Bilal Reşid’in en çok ziyaret ettiği yer bu türbedir. Muhammed Zühdi vefat edince yerine oğlu Ali Galip Vasfi halife oldu. Bu zatın 44 yıl Nazilli Müftülüğü yaptığını da bu kitaptan öğreniyoruz.

Nazilli’deki Uşşaki çevresi hakkında isim isim bilgi veren B. Reşid; tekkeler kapandıktan sonraki halifeleri de sayar. Bu bölümü şu düşündürücü sözlerle bitirir:

“Sonradan birçok özenti şeyhler türemiş olduğundan, hepsini anlatmaya lüzum görmedim. Esefle söylüyorum; dervişliğe leke düşürüp, halkı tarikatlardan ürküten bu türediler ortaya çıkmıştır. Tanrı ve Hak Erenler bizleri bağışlasın.”

SAMUT BABA

Urla’daki Samut Baba’dan evvelce bu köşede söz etmiştik. Bilal Reşid Efendi kitabında bu zattan bahsederken ismini “Samed” diye yazar. Bunu kendisinin yakıştırdığını düşünüyorum. Belgelerin çoğunda “Samut” yazılıdır; suskun, konuşmayan demektir.

Bugün Samut Baba türbesi restore edilmiş, bakımlı ve mıcır döşenmiş genişçe bir alan içindedir. Eskiden mezarlık olan bu yerin o günkü durumunu B. Reşid şöyle anlatır: “.. bağlık bahçelik, yeşillik eski bir mezarlığın içinde yıkık dökük bir türbedir. Türbenin etrafı, hatta mezarlığın çoğunluğunu Marifi tarikatı ihvan ve şeyhleri teşkil etmektedir.” Bu sözlerden Manisa merkezli Rifai-Marifi tarikatının Urla’da varlığı anlaşılır.

KABRİ

Bilal Reşid’in tasavvufi manzumeleri de vardır. Nisbeten sade dille yazılmış bir şiirinden 2 kuple şöyledir: “Didin çalış boş durma/ Zengin olup kudurma/ Fakirliğe aldırma/ Hani ana, baba, ced/ Seng-i kabre ne hacet.”

“Zenginlikle övünme/ Karun’layın görünme/ Elden gitse dövünme/ Hani ana, baba, cet/ Seng-i kabre ne hacet:”

1998’de vefat eden Bilal Reşid Efendi’nin kabri Nazilli Evranlı mezarlığındadır. Nazillili Uşşaki büyükleri de orada yatmaktadır. (Kitap ve resim için Oğuzhan Kantar’a teşekkür ederim)

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.