10 yaşında bir sazende

Selim Öztaş’ı özlemiştik, eşi değerli ses sanatçısı Neşe Öztaş’la birlikte çıktığı musiki programlarında dinleyicilere zevkli ve eğlenceli dakikalar yaşatır. Bu defa 4 Mart akşamı İzmir AKM salonunda idi. Kapının önünde güzel bir afiş: “Selim Öztaş Musiki Kulübü, Bizimle Şarkı Söyler misiniz” hemen altında anlamlı bir ifade: “Geleceğe Işık, Yiğit Sönmez Özel Konseri.”

Selim Bey her zamanki neşe ve dilbazlığı ile sahnede. Tam ortada biraz yükseltilmiş zeminde sevimli bir çocuk, önünde bir kanun. İlk defa çıktığı AKM Yunus Emre sahnesini ve 652 kişilik dolu salonu pek yadırgamış görünmüyor. Zaten etrafla ilgilendiği yok, sazına yoğunlaşmış bir ciddiyet içinde.

Adı Yiğit Sönmez, henüz 10 yaşında. Konser onun Kürdili Hicazkar taksimiyle başladı. Ardından aynı makamda Selim Öztaş’ın okuduğu “Nur salkımım” şarkısına tek başına eşlik etti.

Yiğit, konser boyunca Hüzzam taksim ve Udi Nevres Bey’in hüzzam saz semaisi ile Mes’ut cemil’in nihavend saz semaisini tek başına çaldı. Sultani yegah Sirto’yu Denizli Belediye Konservatuvarı’ndaki kanun hocası Haydar Demir ile, Gülten Yeğin’in “Neşem” adlı saz eserini bestecisiyle birlikte çaldı.

Yiğit’in üstün icrası karşısında salon adeta büyülendi, alkışlar kesilmedi. Selim Bey de onun kabiliyeti hakkında bilgiler verdi.

MÜZİK İÇİN DOĞMUŞ
Daha sonra Selim Öztaş’la konuştum. Kendisi Denizli B. Ş. Belediyesi Türk Müziği Konservatuvarı’nın başında bulunuyor ve orada musiki sanatımızı canlı tutuyor. Yiğit’i anlattı; 5. Sınıf öğrencisi olan Yiğit Sönmez 3 yıldır konservatuvara devam etmekte imiş. Selim Bey onun hakkında şunları söyledi:

Biz ne verirsek Yiğit hemen alıyor, öğreniyor, sergiliyor ve icra ediyor. Musiki nazariyatı ve solfejde de öyle. Kanun sazında çok iyi seviyede. Önüne konan her notayı çalabiliyor. Denizli’de bu seneki 17 Aralık Şeb-i Arus töreninde, Rakım Elkutlu’nun 45 dakika süren Karcığar ayin-i şerifini icra ettik. Birkaç prova yapabildik. Yiğit’i de mutrip heyetine aldım. Ayin, icrası zor bir musiki türüdür. Yiğit burada da başarılı idi. Şu andaki durumu, radyoda çalan sazendelerden geri değil, hatta ileri olduğu noktalar var. Sanki müzik için doğmuş bir çocuk!

DESTEK OLANLARA TEŞEKKÜR
Yiğit okul derslerinde de çok başarılı imiş. Seviye sınavlarında ön sıralarda yer alıyor. Ayrıca okumayı seviyor ve çok kitap okuyor. Aşırı ilgiden ve alkışlardan dolayı şımarma ihtimali olabilir mi, diye sordum. Selim Bey buna ihtimal vermiyor. Yiğit’te olgun bir insan tavrı bulunduğunu düşünüyor.

S. Öztaş Yiğit’i benimsemiş, onu torunu gibi görüyor. Musiki alanında tam olarak yetişmesi için, maddi-manevi elinden geleni yapacağını söyledi. Bu, sevindirici bir durum. Anlaşıldığı kadarıyla Yiğit, müzikte olağan üstü bir yeteneğe sahip. Şansı şu ki, yolu iyi bir ortama ve kıymet bilir hocalara düşmüş.

Denizli’de başarılı ve iddalı bir kurum olan Çamlık Artı Koleji kurucusu Prof. Dr. Bülent Topuz, Yiğit’i kendisini tanıyan birinin delaletiyle, burslu olarak okuluna almıştır. Yiğit’e ve Yiğit gibilere destek olan herkese teşekkürler.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.