Dost ödülleri

Türk Kadınları Kültür Derneği ve Kerim Vakfı’nın her yıl düzenlediği “Dost, İslam’a Hizmet Ödülleri” törenlerinin 16. sı, 24 Kasımda İstanbul’da yapıldı. Bu vesileyle verilen ödüllere bu sene yurt içinden yakında vefat eden Emin Işık, yurt dışından Michel Chodkiewicz layık görülmüş.

Michel Chodkiewicz, 1929 yılında, Paris’te doğdu, kendi çabasıyla Arapça öğrendi, yayıncılık yaptı. İbni Arabi çalışmalarıyla onun entelektüel ve mânevî mirasına büyük katkıda bulundu ve bu vesileyle Müslüman oldu. Tasavvufu iyi belen ve yaşayan biridir. Sahilsiz Bir Umman adlı kitabı Türkçe yayımlandı.

EN GÜZEL ÖRNEK

Michel Chodkiewicz’in kızı Claude Addas‘ın ödül töreninde yaptığı Fransızca konuşmadan bir özet sunuyorum:

Babam biz çocuklarını evimizin bahçesinde kestane ağaçlarının gölgesinde sabahları toplar ders verirdi. Bu derslerde doğru yolda ilerlemek için Hz. Peygamber’in (as) örnek model (üsve-i hasene) olduğunu anlatırdı. İslam irfan tarihinde iz bırakan birçok evliyadan, kendisini etkileyen metinleri zikreder, açıklamalarını yapar, onların örnek hayatlarını anlatırdı.

Babam bize Peygamberimizin mesajını sade bir şekilde naklederdi, bu bizi çok etkilerdi. Öyle ki bu küçük mütevazı bahçede/cennette kardeşlerimle, arzuladığımız Cennetin lezzetini duyardık.

Zamanında babamın ektiği bu tohumlar, verimli bir toprağa düşmüş gibi ileriki yaşlarımızda mahsul verdi. Büyüyünce bu bilgiler bize kılavuz oldu. Ben şahsen o dönemde aldığım basit temel eğitim sayesinde İslamiyet hakkında bilgimi derinleştirdim, doğu Dilleri Fakültesinde Arapça ve Farsça dersleri aldım. Sorbon Üniversitesi’nde İbni Arabi Biyografisi üzerine doktora tezi hazırladım.

Annem babam Müslümandı, ben de bütün kalbimle bu dini benimseyip ona göre yaşamaya karar verdim. Bütün kardeşlerim, çocukluktaki o küçük cennetin hatırasıyla yetinmedik, daha ileri gitme gereğini duyduk. Bunların kaynağı babamdır. Kendisi 90 yaşında ve çeşitli rahatsızlıklar seyahat etmesine engel oluyor. Bu sebeple onun yerine ben geldim.

ÇOCUKLARIMIZIN EĞİTİMİ

Aile olarak hepimizin dileğimiz şudur: Allah’ın varlığının görmezden gelindiği Batılı veya Batılılaşmış bir dünyada yaşıyoruz; bütün zorluklara rağmen çocuklarımızı doğru yönde eğitebilmektir. Bizlere düşen şu:

Çocuklarımızın hayat, ruh ve davranışlarını şekillendirmeye çalışan dış etkenlerden kaçınmalarını sağlamalıyız. Öte yandan hatırlatmalıyız ki, insan olmak bir şereftir, bunun temeli şuursuzca esir olunacak maddi konfor değildir. Aksine “Allah insanı kendi suretinde yarattı” hadisinin anlamını idrak etmektedir. Çocuklarımızın kafa karışıklığına direnerek bu idrake ermelerine destek olmalıyız.

Biz 7 kardeşiz, çocuklarımız ve torunlarla, sayısı 50’ye varan bir aile olarak 4 kıtaya yayılmış durumdayız ve irtibatımız devam ediyor. Bu Allah’ın bir lütfudur. (Törenin videosu: youtube.com/watch?v=t10iR4GTcCg)

Bunları dile getiren C. Addas’ın güçlü bir imana ve özgüvene sahip olduğu görülüyor. Kendisinin dilimiz çevrilmiş 2 kitabı vardır: Muhyiddin İbn Arabi Kibrit-i Ahmer’in Peşinde ve İbn Arabi Dönüşü Olmayan Yolculuk.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.