Bugün 19 Mayıs. Bu vesileyle milli bayramlardan söz etmek istiyorum. İstiklal Savaşının sonlarına doğru 23 Nisan 1920’de TBMM açıldı. Böylece yeni Türk Devletinin temelleri atılmış oldu. 1920’lerde bu gün Atatürk’ün işaretiyle “Çocuk Bayramı” olarak kutlanmaya başladıysa da resmi bayram değildi.
1935’te ise resmen “Milli Hakimiyet Bayramı” adını aldı. 1981’den sonra “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” olarak kutlanır oldu.
İlkokullarda 23 Nisan bayramı canlı geçerdi. Küçük çocuklar farklı kıyafetler giyerler, oyunlar ve şiirler eşliğinde mutlu ve heyecanlı bir gün yaşarlardı.
Veliler de katılır, okul bahçesinde bu duyguyu paylaşırlardı. Büyük oğlumun 1980 başlarında zeybek kıyafetiyle çıktığı gösteriyi unutamam.
23 Nisan’ın şimdi de aynı coşkuyla kutlandığını sanıyorum.
TBMM 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet yönetimini ilan etti. Bugün, 1925’ten itibaren ülkemizde ve dış temsilciliklerde milli bayram olarak kutlanmaya başlandı.
ESKİ CUMHURİYET BAYRAMLARI
1950’li yıllarda Konya’da yapılan Cuhmuriyet törenlerinde Alaeddin Tepesi’nin çevresinde her sınıftan halk toplanır, geçit törenlerini izlerdi.
Önce askerler, askeri araçlar, toplar büyük bir intizam içinde geçerdi.
Onları seyrederken göğsümüz kabarırdı.
Ardından çeşitli mesleklerden esnaf; kamyonlar veya römorklar üzerine kurdukları tezgahları başında zenaatlarını icra ederek geçerlerdi. Bu durum ayrı bir duygu yoğunluğuna yol açardı. Halen de böyle devam ediyorsa, Cumhuriyet Bayramı devlet-millet bütünleşmesini sağlayan bir role sahiptir.
19 MAYIS TÖRENLERİ
Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a çıktığı 19 Mayıs 1919 Kurtuluş Savaşının başladığı gün kabul edilir. 19 Mayıs, 1938 yılından itibaren “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlanmaya başlandı. 12 Eylül Yönetimi “Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı” şeklinde adını değiştirdi.
Stadyumlarda yapılan 19 Mayıs törenlerinde bilhassa askeri öğrencilerin akrobatik gösterileri ilgiyle seyredilirdi.
19 Mayıslarda liseli kızların kısa kıyafetleri sıkıntıya yol açardı.
O günlerde kısa taytlar yoktu. Bazı aileler imkan bulursa rapor alarak kızlarını Beden Eğitimi dersine sokmayarak törenlerden kurtulurdu.
Bir ara bu törenler iyice abartıldı.
Totaliter devletlerden esinlenerek, geniş katılımlı ve uzun hazırlık gerektiren gösteriler yapılır oldu. Bunun için liselerde provalar sebebiyle mayıs ayında dersler aksardı. Şu sırada uygulamanın nasıl olduğunu bilmiyorum, sanırım mahalli oyunlara ve yerel giysilere yer verilerek kızların kıyafeti sıkıntı konusu olmaktan çıkmıştır.
BU KADAR BAYRAM FAZLA
1 Mayıs Batı kaynaklı bir bayramdır.
Bizde önceleri “Bahar Bayramı” oarak kutlanırdı. 1980 darbesinden sonra kaldırıldı, 2009’dan sonra tekrar kondu. Bugün resmen “Emek ve Dayanışma Günü” olarak kutlanıyor. ı Mayıs’ı aşırı sol gruplar hep istismar ede geldi.
Bizde büyük sanayi gelişmediği için aslında “İşçi” ve “Emek” kavramlarının toplumda karşılığı yoktur.
27 Mayıs İhtilali sonrası, bu gün de resmi bayram kabul edilmişse de sonradan kaldırıldı. 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin bastırılması sebebiyle bu gün, “Demokrasi ve Birlik Günü” olarak kutlanmaktadır. Bir de 30 Ağustos Zafer Bayramı vardır.
Bana kalırsa bu kadar bayram fazladır. Zaman içinde sayıları azaltılabilir diye düşünüyorum.
Bir yanıt bırakın