RAKIM ELKUTLU

İzmir Mevlevihanesi’nden feyz alanlardan biri de Hoca Rakım Elkutlu’dur (1871-1948). Bestekar ve Hisar Camii İmam-Hatibi Rakım Elkutlu Mevlevi-Rifai bir kültür adamıdır. Çocukluğu Tilkilik’te geçti. Yaşar Aksoy bu semti şöyle anlatır:

“Tilkilik o yılların asude ve ekabir semtlerindendir. Evlerden sokaklara musıki nağmeleri yayılır. Rifai-Mevlevi-Bektaşi tekkeleri vardır. Her köşesi bir evliya durağı.”

Yedi yaşlarında iken, İzmir Mevlevihanesi’nde neyzen Emin Dede’den musiki meşketti. Kısa zamanda ilerledi ve dergahtaki ayinlere katılma​ya başladı. 17 yaşında Mevlevihanenin na’thanlığına, 28 yaşında ise kudümzenbaşılığına getirildi.

1892’de babasının vefatı üzerine henüz 21-22 yaşlarında iken Hisar Camii imam-hatipliğine tayin edildi. Hayatının son günlerine kadar bu görevini sürdürdü. Bu sebeple çevresinde “Rakım Hoca” diye tanındı.

DİN VE SANAT

Rakım Hoca Bir din görevlisi, Hisar Camii İmam-Hatibi. Hisar Camii İzmir’in en önemli mabedi, dini protokolün de merkezi. Rakım Hoca aynı zamanda tasavvuf ve tekke çevresinde de bulunmuş bir kimse. İzmir Mevlevihanesi’nde önemli görevler olan Naathan ve Kudümzenbaşılık yaptı. Bu neyi gösterir?

Dinle sanatın iç içe olduğunu gösterir. Din bütün toplumlarda güzel sanatların, özellikle musikinin temel kaynaklarından biridir. Din görevlisi olarak Rakım Elkutlu tek örnek değildir. Meşhur musiki adamlarımızdan Sadettin Kaynak da bir din görevlisidir. Selimiye ve Sultanahmet camilerinde imam-hatiplik yapmıştır. Sanat duygulara hitap eder. Dinde de duygu dünyasının mühim yeri vardır.

İkinci olarak o günkü toplumun taassuptan uzak olduğunu gösterir. İzmir’in en büyük camiinin imamının musikiyle haşır neşir olması yadırganmamıştır. Üstelik Rakım Hoca sadece dini musiki alanında kalmamıştır. Eserlerinin çoğu dindışı türdedir. Bu rahat din anlayışını besleyen kaynak tasavvufi idi. Sadece şekilden ibaret olmayan, sevgi ve şefkat ağırlıklı din telakkisi, tekke çevrelerinde daha çok hayat bulmuştu.

MEVLEVİLİĞİ

İzmir Mevlevihanesi’nin en meşhur şeyhi Nureddin Efendi Rakım Elkutlu’nun dayısıdır. O ilk manevi eğitimini böyle bir çevreden almıştı. Musiki ile haşır neşir olmasında bu Mevlevihanenin etkisi büyük olmalıdır.

İzmir Mevlevihanesi de 19. yüzyılda ve 20. asrın başlarında bu şehrin musiki faaliyetlerinin merkezi durumundaydı. Neyzen Tevfik de (1879-1953) bu kurumda yetişti.

Rakım Elkutlu na’thanlık ve kudümzen başılıktan başka, bir süre İzmir Mevlevihanesi şeyh vekilliğinde bulundu. Nureddin Efendi vefat edince 1920’lerde yerine oğlu Mehmet Celaleddin postnişin oldu. Henüz 13-14 yaşlarında olduğu için, Rakım Elkutlu birkaç yıl şeyh naipliği vazifesini yürüttü.

Ayrıca Beyler sokağında bulunan Rifai dergahının şeyhliğini tedvirle görevlendirildiği bilinmektedir. Bütün bunlar Rakım Elkutlu’nun ehliyetli ve dini-tasavvufi muhitlerde saygın bir yeri olduğunu gösterir.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.