Tataristan’dan bir ses

Tataristan Rusya Federasyonu’na bağlı özerk bir cumhuriyet. 4 milyona yakın nüfusun yüzde 53’ü Tatar, yüzde 40’ı Rus. Başkenti Kazan, Moskova’nın 800 km güneydoğusunda zengin ve büyük bir şehirdir. Tataristan tarım, sanayi, petrol, doğalgaz ve petro-kimya sanayiinde ileridir.

Kazan Tatarları eğitimli bir müslüman topluluk. Ülkede bin tane cami var. Eskiden beri Osmanlı Devleti ile sıkı ilişkiler içinde oldular. Cumhuriyet’in ilk yıllarında eğitim ve kültür hayatımızda Tatar asıllı ilim ve fikir adamlarının etkisi unutulmaz. Yusuf Akçura, Sadri Maksudi Arsal, Akdes Nimet Kurat bunlardandır.

ELFİNE HANIM

Bugün değerli bir Tatar bilim kadınından söz edeceğim: Alfina (Elfine) Sıbğatullina. Kendisiyle Türkiye’deki uluslararası sempozyumlarda sık sık karşılaşırım.

Prof. Dr. Elfine Hanım, Rus ve Tatar dili ve edebiyatı, Tatar dini-tasavvufi edebiyatı alanlarında uzmandır. Tataristan üniversitelerinde çeşitli idari görevlerde bulundu. Halen Moskova’da Rusya İlimler Akademisi Şarkıyat Enstitüsü’nde çalışmaktadır.

Elfine Hanım’dan söz etmemin sebebi, Türkçe’ye çevrilen bir kitabıdır:

“İki İmparatorluk Arasında Rusyalı Müslüman Türkler” (Doğu Kütüphanesi yayını).

RUSYA TÜRKLERİ

Rus toprakları içinde milyonlarca soydaş ve dindaşımız bulunmaktadır. Onlar hakkında bilgilerimiz yetersizdir. 19. ve 20. asrın başlarında karşılıklı ilişkilerimizin arttığı görülür. Sıbğatullina, özellikle Rusça kaynakları, Rus ve Osmanlı arşiv belgelerini, iki tarafın gazetelerini, hatıra kitaplarını tarayarak bilimsel ve özgün bir çalışma çıkarmıştır. 19. asır ve 20. yüzyılın başlarında Rusya’dan yapılan Hac seferleri, bunların güzergahları, İstanbul’daki Özbekler Tekkesi ve benzerlerinin hizmetlerini anlatır. Rusya’daki Müslüman aydınlar üzerinde durur. Kitaptaki “Osmanlıların gözünden Müslüman Rusya”, bir başka önemli başlıktır.

Bütün bunlar anlatılırken Rusya Müslümanlarının, ki hepsi Türk’tür, sosyal kültürel ve ekonomik durumları hakkında bilgiler verilir. Son bölüm yürek yakıcı:

“I. Dünya Savaşı sırasında Rusya’da esir Osmanlı askerleri.”

Başta Sarıkamış olmak üzere çeşitli yenilgiler sonucu, Ruslara 65 bin askerimiz esir düşmüştür. Açlık, sefalet, hastalıklar sonucu birçoğu ölmüş, sağ kalanlar hayli sıkıntıdan sonra soydaşlarının da desteğiyle oralarda yerleşmiştir.

ANSİKLOPEDİMİZ RUSÇA’DA

Ek bilgi:

Türkiye Diyanet Vakfı’nın, 25 yılda tamamlanan 44 ciltlik İslam Ansiklopedisi’nin 5 ciltlik kısaltılmış şekli, Rusça’ya çevrilmekte olup, editörlüğünü E. Sıbğatullina yapmaktadır.

Yazara adının anlamını sordum; “Elfine”, Arapça “elf, elif”ten geliyormuş ve Tatarcada “bin yapraklı çiçek” demekmiş. Soyadı ise Kur’an’daki “Sıbğatullah” yani “Allah’ın boyası” sözünden alınmadır.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.