Türk Kültür ve Sanat Derneği

Geçen hafta Perşembe günü Menemen’de Türk Kültür ve Sanat Derneği’nin İrtibat Bürosu açıldı. Tarihi bir mekan olan Taşhan’da şirin bir oda büro olarak kullanılıyor
Sevgi Özküzne Hanımefendi başkanlığındaki Türk Kültür ve Sanat Derneği (TKSD), sessiz sedasız güzel işler yapan İzmir merkezli bir kuruluş. 1990’da açılmış olup, 28 yıllık bir geçmişe sahip.

TKSD amaçları itibarıyla yerli ve milli bir dernek. Gençlerimizin “iyi insan iyi vatandaş” olarak yetişmesine katkıda bulunmak niyetiyle yola çıktı.

NELER YAPIYOR?

İyi insan olmada kendi kültür birikimimize eğilerek, milli değerleri kazandıran ve sevdiren kültür ve sanat etkinliklerinde bulunmaktadır.

Şimdiye kadar 2 ulusal sempozyum, 27 panel, 35 konferans, 74 seminer, yurt içi ve yurt dışında 50’den fazla konser gerçekleştirdi.

TKSD her Ramazanda, kaybolmaya yüz tutan değerlerimizden Karagöz-Hacıvat’ı Şerbetçisi, Macuncusu, Davulcusu, Meddahı ve çeşitli oyun ve hediyeleri, Diş Kirası keseleri ile “Çocuk İftarları” düzenlemektedir.

Şimdiye kadar toplam 542 üniversite öğrencisine burs verdi. Gelirleri sınırlı olduğundan her yıl ancak 20 civarında gence burs verebilmektedir. Burslar şartlı bağış veya zekatlarla biriken meblağdan ödenir.

İdealist ve gayretli hanımların el emeği göz nuru ile yaptıkları dikiş, örgü ve benzeri eşyalar kermeslerde satışa sunularak az da olsa bir gelir elde edilir.

TKSD bu yıl daha zengin bir programla işe başlamıştır. Birkaçı şöyledir: Dernek merkezinde her cumartesi Osmanlıca dersleri verilmekte, 15 günde bir Mesnevi Sohbeti yapılmaktadır. Ayrıca yıl içinde konferans ve paneller düzenlenecektir.

İletişim bilgisi: 139. Sk, 14/1, Köprü-Hatay/ İzmir. Tel: 0232 243 0778.

MENEMEN’DE

TKSD’nin irtibat bürosu açtığı Menemen, beni gerilere götürdü. İzmir’e 1969 sonunda geldim. O günlerde Menemen’de genç bir Ziraat Mühendisi Yahya Turan vardı. Sık sık ona gider gelirdim.

Yahya Turan milli ve manevi değerlerimize sahip, kendini iyi yetiştirmiş, devamlı okuyan şuurlu ve idealist bir genç adamdı. Fikirlerini ve kültürel birikimini kendine saklamadı. Çevresindeki bir avuç genç insanla Menemen Kültür Derneği’ni kurdu.

Burada kitap okumaları yapıldı, sohbet ve konferanslar düzenlendi. Buraya gelen gençlere hür düşünme öğretildi, genel kültür ve yakın tarihimiz hakkında sağlıklı bilginin yolları gösterildi. Mesleğinde en iyi olma ve sorumluluk bilinci aşılandı.

Bu dernekten fikir aşısı ve feyiz alan iyi yetişmiş genç insanlar, Türk Bürokrasisinin tepe noktalarına kadar yükseldiler.

Bu faaliyetler sırasında Y. Turan’a maddi-manevi büyük desteği olan yüce gönüllü Akgün Ergin’i rahmetle anıyorum.

KAZANILAN GENÇLER

Menemen’de o günlerde sağ-sol kavgası ileri boyuttaydı. Liseden belge ile atılan ve bu dernekle tanıştıktan sonra lise sınavlarını verip Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne girmiş bir genç, Yahya Turan’a gönderdiği bir mektupta şunları yazacaktır:

“Ağabey, sizi tanımadan önce sol kol havada İzmir’de yürüyüşlere katılırdım. Siz bana iki dik yamaç gibi görünen sağ ve sol arasında köprü oldunuz. Allah razı olsun.”

Kaybolmak üzere olan bir gencin bu idrake erip yüksek tahsilini tamamlaması ne iyi bir sonuçtur.

Türk Kültür sanat Derneği’nin yeni açılan Menemen İrtibat Bürosu’nun, 1970’lerdeki Menemen Kültür Derneği’nin devamını getirmesi ve daha fazlası dileğimizdir.