Türkiye’de güzel gelişmeler var. Bunlardan biri yurt içi ve yurt dışına düzenlenen gezi turlarıdır. Bu tür seyahatler eskiden küçük bir azınlığın tekelinde idi. Artık gezi deyince sadece mavi yolculuk, Alplerdeki kayak merkezleri, Venedik turları hatıra gelmiyor. Yeni bir seyahat türü gelişti.
Orta Asya’daki eski Türk yurtlarına, Endülüs’e, Balkanlara, her keseye uygun kültür turları düzenlenmektedir. Uyuşturulan, uyuyan yaralı ve bitkin durumda olan arslan silkinmeye başladı. Atalarının kopup geldiği ülkeleri, Asya’yı merak eder oldu. 3 kıtaya yayılmış Osmanlı geçmişinin hüküm sürdüğü toprakları, bize ait medeniyet eserlerini yerinde görmek ister oldu. Bütün bunlar elbette güzel gelişmeler.
İTALYA’DA BİR YENİÇERİ
Bu satırlara ilham veren, Burak Coşkun‘un Hürriyet’teki “Bir Osmanlı Turu” başlıklı haberi oldu. Buna göre Osmanlı tarihine meraklı olan Türkler yurtdışında onlarca adrese tarihin izlerini görmek için gidiyor. Türkiye’den Balkanlar, Orta Avrupa, İtalya, Benelüks, Fas, Tunus, Endülüs, Çin ve Tayland olmak üzere 40 ülkeye turlar düzenleniyor.
Mesela İtalya’da Moena isimli bir Türk köyü var. İkinci Viyana kuşatmasının başarısız olmasının ardından 2 yeniçeri Avusturya’dan ayrılıyor. Biri yolda ölüyor. Diğer ise İtalya’da bu köye yerleşiyor. Orada evleniyor. Ancak o dönemlerde merkezi yönetimin vergi adı altında aldığı haraca karşı çıkıyor. İsyan başlatıyor. Sonrasında ise bulunduğu bölge bağımsızlığını ilan ediyor. O da bir halk kahramanı oluyor. Şimdi orada bir büstü var. Türk bayrakları asılıyor. Her yıl Türk festivali düzenleniyor. Mehter marşları çalınıyor. İşte firma oraya da götürüyor.
Yine İtalya’da Cem Sultan’ın hapsedildiği Melekler Kalesi’ne gidiliyor. Başka bir örnek: Tayland’ta bir camide Osmanlı tuğrası bulunuyor. Turlara katılanları bu camiye de götürülüyor. Orada namaz kılıyorlar.
BALKANLAR
Tabii ilk sırada Balkanlar yer alır. Orada daha canlı hatıralarımız var ve mesafe olarak yakın. Onun için Osmanlı kültürünün bir hayli yaygın olduğu Balkanlar çok büyük ilgi görüyor..
Balkanlar deyince üzerinde ayrıca durmak gerekir. Filibe, Üsküp, Ohri, Sancak, Saraybosna tarihi eserleri ve değişmeyen sokakları ile birer Anadaolu kasabasını andıran köşelere sahiptir. Oralarda TİKA’nın restore ettiği, camiler, tekkeler, medreseler ve çeşitli yapıları görürsünüz, göğsünüz kabararak seyredersiniz.Turların adı da hoş: Osmanlı’nın izinde.
HER YERDE İZİMİZ VAR
Habere göre İspanya’nın Endülüs bölgesi sıklıkla tercih ediliyor. Tunus’ta Muradiye Medresesi, Osmanlı’nın saray olarak kullandığı Bardo Müzesi ve atalarımız tarafından yapılan Ulu Cami; Çin’de Osmanlı’ya tahsis edilen Niujie Cami’nin arka bahçesi dikkat çeken yerler.
Yetkiliye göre muhafazakar butik turlar büyük ilgi görüyor. Katılanların dini hassasiyetleri göz önünde bulunduruluyor. Kalınacak otellerde ibadete uygun odaların bulunmasına, kahvaltı ve yemeklerin İslami kurallara uygun güvenli yerlerde yenmesine dikkat ediliyor. Gezilen coğrafyalarda Türk ve İslam tarihine ait eserlerin izleri sürülüyor
Benim bunlara ekleyeceğim önemli husus şu: Tur rehberlerinin kültürlü ve sağlam tarihi bilgilere sahip olması büyük önem taşır. Harcı alem magazin türü malumattan çok, kaynaklara dayalı gerçek olayları nakletmeleri beklenir.
Bir yanıt bırakın